MİRRA
Mırra denince insanın aklına kahve gelir. Mırra, farklı aşama ve hazırlanış biçimlerinden geçerek bu ismi almaktadır. Halk arasında içilen kahve, toplumların yaşayış biçimlerine göre değişmektedir. Urfa ve çevresinde, tarihsel yönü eskilere dayanan kahvenin, Mırra geleneği bulunmaktadır. Yörenin saygın ve varlıklı ailelerine miras olarak kalan Mırra geleneği, konaklardan büyük çadırlardan bugüne kadar gelmiştir.
Bugün ise genellikle düğün yemeklerinden sonra veya vefat eden kişinin başsağlığı
taziyelerinde, Mırra ikram edilir. İkram geleneğine göre;
Misafir gelince ikram edilir.
Sohbet edilirken ikram edilir.
Kalkarken tekrar ikram edilir. (halk arasında buna Kovma denir)
Fincan asla yere inmez. Yanlışlıkla yere bırakılırsa karşılığında birşeyler talep edilir. isterseniz birakmayi deneyin benden soylemesi
MIRRANIN HAZIRLANIŞI
Gümgüm (Büyük Cezve) su ile doldurulur, ocağa konur. Su kaynadıktan sonra yarım kilo kahve içine atılır. İki saat kaynadıktan sonra ateşten indirilir. 20 dakikalık süzülmeye bırakılır. Daha sonra tekrar ateşe konur. Yarım kilo kahve daha içine atılır ve tekrar 20 dakika bekletilir. Buna şerbet adı verilir.
Şerbet işi bittikten sonra 2 saat daha kaynatılır ve süzülmeye bırakılır. Böylece Mırra hazırlanmış olur.
Daha sonra mırra isteğe göre termos ve şişelere doldurularak kaldırılır, ihtiyaç halinde küçük cezve içinde ısıtılarak sıcak bir şekilde iki tadımlık ikram edilir.
Afiyet olsun.