ANA SAYFA
     YENİ ANKETLER
     FOTOĞRAFLARIMIZ
     ibrahim başak
     KPSS NOTLAR VE ÖZETLER
     ÖDEV ARIYORUM
     KİTAP ÖZETLERİ
     İZ BIRAKANLAR
     TARİH
     COĞRAFYA
     EDEBİYAT / EDEBİYATÇILAR
     SANAT TARİHİ
     => Paleolotik Çağ Sanatı
     => Mezolitik Çağ Sanatı
     => Neolitik Çağ Sanatı
     => Kalkolitik Çağ Sanatı
     => Tunç Dönemi Sanatı
     => Mısır Sanatı
     => Mezopotamya Sanatı
     => Anadolu uygarlığı
     => Yunan Sanatı
     => Roma Sanatı
     => Büyük Selçuklu Sanatı
     => Türkiye Selçuklu Sanatı
     => Orta Çağ Sanatı
     => Bizans Sanatı
     => Roma Sanatı 2
     => Rönesans Sanatı
     SİYASİ DÜŞÜNCE TARİHİ
     TÜRKÇE / TÜRK DİL BİLGİSİ
     ŞİİRNAME
     ATASÖZLERİ
     FIKRALAR
     ÇOCUK MASALLARI
     TÜRK BÜYÜKLERİ
     TÜRK DESTANLARI
     KEŞİFLER / BULUŞLAR
     MAKALELER
     BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ
     ÖZEL MESAJLAR
     VİDEOLAR
     GÜLMECE
     ÖĞRETMENLERİMİZ İÇİN
     ÇOCUK VE AİLE EĞİTİMİ
     BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR
     SORU BANKASI
     AKTÜEL HABER - YORUM
     SİTENİZİ EKLEYİN
     ZİYARETÇİ DEFTERİ
     Şanlıurfa
     Merkez Yardımcı Köyü"
     EKLENEN DOSYALAR
     Farkı Görebilmek
     Merhamet
     Padişahın Kızına Âşık Çoban‏
     Güzel Gören Güzel Düşünür...
     Unutmak
     Meger Sahipsiz Degilmisiz




“Tefrika girmeden bir millete düşman giremez...Toplu vurdukça sineler onu top sindiremez" - Büyük Selçuklu Sanatı


BÜYÜK SELÇUKLU SANATI  (1040-1157)

Büyük Selçuklular, hüküm sürdükleri İran, Horasan, Irak, Suriye ve Anadolu'da cami, türbe, medrese ve kervansaray gibi mimari eserler meydana getirdiler. Onlara ait sanatın kökeninde Orta Asya Türk ve İslam sanatının etkisi vardır. Selçuklular mimariye birçok yeni unsurlar getirdiler. Çift kubbe, köşeli çatı, sivri kemer, kubbe yapımında Türk üçgenlerini[1], demet sütun, baklavalı sütün başlığı, silindirik, bazen yivli[2] yüksek ve ince minare bu yeni unsurlara örnek gösterilebilir.

Dini Mimari:

Büyük Selçukluların ortaya koydukları cami, türbe ve medrese gibi birçok mimari eserden büyük bir bölümü günümüzde görülmemektedir. Çünkü bunların çoğu zamanla ve Moğolların istilası ile yok olmuştur.

Camiler:

Selçuklular, İran’da Türk mimarisinde daha önce başlayan gelişmeleri toplayıp değerlendirdiler ve büyük ölçüde anıtsal bir cami mimarisi ortaya koydular. Selçukluların II. Yüzyılda İran'da inşa ettikleri ilk cami

1 – İsfahan Mescid-i Cuma'sıdır.Tuğladan yapılan bu caminin, önü eyvanlı, üstü kubbe ile örtülü, güney duvarına dayanan tarafı kapalı, diğer üç tarafı geniş ve açıktır. Caminin önünde cemaatin toplanması için geniş bir alan bulunmaktadır.Caminin sağ ve sol taraflarında tuğladan yapılan iki güzel minare bulunmaktadır.

2 - Mescid-i Cuma 'sı İran'da bulunan diğer bir camidir. Kitabesine göre 1136 yılında tamamlanan  cami, mihrap önü kubbesi ile dört eyvanlı, minareli ve tek bir plan halinde gerçekleştirilen önemli bir eserdir.

3 - Ardistan camii: İran'da bu dönemden kalma önemli bir eserdir. Tek kubbeli olarak Zevvare Cami'inden önce yapılmıştır. Bu camide de Zevvare Cami'indeki sekiz kenarlı ayaklar ve aynı düzene uyan eyvanlar görülür. Yukarıda kısaca açıklanan bu üç camide de aynı plan, aynı yapı malzemesi ve aynı süsleme prensipleri göze çarpmaktadır. Bu sebeple bu camiler Selçuklu camiinin gelişimini göstermesi bakımından son derece önemlidir.

Selçuklular döneminden kalma diğer camiler ise; Gülpayegan Mescid-i Cuma ı, Kazvin Mescid-i Cuma 'sı, ile Kazvin Haydariye Mescidi'dir.

Medreseler:

İlk Selçuklu medresesi Tuğrul Bey'in emri ile Nişabur'da yapılmıştır. Bunu Bağdat, Rey, Tus, Basra, İsfahan Herat ve Belh'te yapılan medreseler izlemiştir. Büyük Selçuklular dönemine ait en önemli medrese ise ünlü Selçuklu veziri Nizamü'l Mülk tarafından 11. yüzyılda Bağdat'ta yaptırılan Nizamiye Medresesi'dir. Bu gün Türk Üçgeni: sadece arkeolojik bir kalıntı durumunda bulunmaktadır. 1938 yılında yapılan araştırmalar sonucu, kare biçimindeki avlusunun her kenarın ortasında bir eyvan[3] bulunduğu, kıble yönündeki eyvanın büyük yan kenarındaki eyvanın daha küçük olarak yapıldığını ortaya koymaktadır. Böylece orta avlulu ve dört eyvanlı planın ilk uygulandığı medresenin Nizamiye medresesi olduğu anlaşılır. Büyük Selçuklular döneminde yapılan medreseler genelde kare planlı ve eyvanlı yapılardır.

Türbeler:

Bu dönemde yapılan türbeler genel olarak Kümbet adı ile anılan anıt mezarlardır. Sultanlar, emirler v.b. büyük devlet adamları için yapılan türbelerin Türkistan'da, İran’da ve Anadolu'da hala ayakta duran örnekleri bulunmaktadır. Selçuklu türbeleri genellikle dört köşeli, çok köşeli ve yuvarlak biçiminde yapılmışlardır. İçten kubbe ile dıştan şekillerine göre piramit veya konik biçimli kül örtülüdür. Türbelerin çoğu iki katlıdır. Merdivenle inilen bodrum, mezar mahzenidir. Üst kat ise mescittir. Büyük Selçuklu dönemi ait İran’da il türbe örnekleri 1056 yılında Tuğrul Bey tarafından yaptırılan Ababûh'da Kümbet-i Ali ile Damgan'da Çihil Duhteran türbeleridir. Kümbet-i Ali, sekizgen gövdeli, yalın görünüşlü taş bir yapıdır. Çihil Duhteran, tuğladan yapılan silindirik gövdesi üzerinde ise piramit bir külah bulunmaktadır. Büyük Selçuklular dönemine ait en önemli türbelerden birisi de Sultan Sancar için 1157 yılında Merv'de yaptırılan türbedir. Sultan Sancar Türbesi, en önemli özelliği, kare planlı ve gövdesine oturan 17 m çapındaki kubbenin dışardan daha yüksek bir kubbe ile kapatılmış olmasıdır.

Sivil Mimari: Ribâtlar

Büyük Selçuklulardan kalma sivil mimari olarak kabul edilen eserlerin başında kervansaraylar gelmektedir. Bu dönemde genelde kervansaraylara ribât adı verilmektedir. Selçuklu ribâtları, Türk tarihi ve sanatında önemli yeri olan yapılardır. Bu dönemde yollar boyunca hem kervanların ihtiyaçlarını ve güvenliklerini sağlamak, hem de askeri ve ticari kafilelerin barınmalarını sağlamak için birçok ribâtlar yapılmıştır. Büyük Selçuklular, Karahanlı ve Gaznelilerin kervansaray planlarını geliştirerek uyguladılar. Bu dönemden kalma ribâtların en önemlileri; Rıbât-ı Şerif, Anuşirvan, Rıbat-ı Zafarani dir.

Ribât-ı Şerif: Melikşah'ın oğlu Mehmet Tapar zamanında 1114 tarihinde yapılmıştır.Nişabur-Merv yolu üzerinde bulunmaktadır. Dışarıdan kaleye benzeyen kervansaray içi adeta bir sarayı andıran zenginliktedir. Kareye yakın olan yapı, iki bölümden meydana gelir. Birinci bölüm daha sadedir. İkinci asil bölüm, kubbeli cami. revaklı avlusu, arka eyvanın kik yanında 4 eyvanlı küçük avlusu olan özel daireler vardır.

Ribât-ı Anuşirvan: Tuğrul Bey zamanında yaptırılmıştır. Kare planlı, tek avlulu bir yapıdır. Tuğla ve taş yapımı duvarlarda destekler bulunmaktadır. Revaklı avluya dört eyvan açılmaktadır. Revakların arasında dikdörtgen şeklinde odalar dizilidir.

Ribât-ı Zafarani:  Melikşah döneminde yapılan bu eser, Nişabur-Sebzevar yolu üzerinde yer almaktadır. Kare şeklinde, köşeleri kuleli, ortasında 4 eyvanlı bir avlu ile simetrik olarak tek tek sıralanan odaları olan bir yapıdır. Temeli tuğladan duvarlar taş ve kerpiçten yapılmıştır.

Sosyal Bilgiler Öğretmeni İbrahim Başak (Kervanci63)


www.HalilAlpaslan.COM http://www.ders.org/toplist/



Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol